TCK madde 103

ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARI SUÇU

Kanun Maddesiyle ilgili Makale: Çocukların Cinsel İstismarı Suçu

TCK Madde 103:

(1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Cinsel istismar deyiminden;

 a)On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,

b)Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, anlaşılır.

(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.

 (3) Suçun;

a) Birden fazla kişi tarafından birlikte,

b) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,

d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,

e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,

işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da (b) bendindeki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

(6) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.

YARGITAY KARARLARI:

  1. Ceza Dairesi         2011/6460 E.  ,  2012/4058 K.
  • ÇOCUĞUN BASİT CİNSEL İSTİSMARI
  • CİNSEL TACİZ
  • MUAYENE GEREKLERİNİN AŞILMASI
  • BEDENSEL TEMAS
  • TÜRK CEZA KANUNU (5237) Madde 105
  • TÜRK CEZA KANUNU (5237) Madde 103

“İçtihat Metni”

ÖZET: SANIĞIN, KASIK BÖLGESİNDEKİ AĞRI ŞİKAYETİ NEDENİYLE GELEN MAĞDURENİN KALÇA VE BACAKLARINI OKŞAYIP SIKMA, ELİNİ APIŞ ARASINDAN SOKARAK CİNSEL ORGANINI OKŞAMA ŞEKLİNDEKİ EYLEM­LERİNİN BEDENSEL TEMAS İÇERMESİ VE MUAYENE GE­REKLERİNİ AŞMASI NEDENİYLE, 5237 SAYILI TCK’NIN 103/1. MADDESİ KAPSAMINDA YER ALAN ÇOCUĞUN BASİT CİNSEL İSTİSMARI SUÇUNU OLUŞTURACAĞI GÖZE­TİLMELİDİR.

Basit cinsel saldırı suçundan sanık Yılmaz’ın yapılan yargılaması so­nunda; cinsel taciz suçundan mahkumiyetine dair (Karapınar Asliye Ceza Mahkemesi)’nden verilen 24.01.2008 gün ve 2006/136 Esas, 2008/18 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii, katılanlar vekili ve Üst Cumhuriyet Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:

Sanığın, kasık bölgesindeki ağrı şikayeti nedeniyle gelen mağdurenin kalça ve bacaklarını okşayıp sıkma, elini apış arasından sokarak cinsel organını okşama şeklindeki eylemlerinin bedensel temas içermesi ve muayene ge­reklerini aşması nedeniyle, 5237 sayılı TCK’nın 103/1. maddesi kapsamında yer alan çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde cinsel taciz suçundan mahku­miyetine karar verilmesi,

Kanuna aykırı, sanık müdafii, katılanlar vekili ve Üst Cumhuriyet Sav­cısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 05.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

  1. Ceza Dairesi         2011/1625 E.  ,  2012/2596 K.
  • ÇOCUĞUN BASİT CİNSEL İSTİSMARI
  • TEŞEBBÜS
  • GÖNÜLLÜ VAZGEÇME
  • TÜRK CEZA KANUNU (5237) Madde 103
  • TÜRK CEZA KANUNU (5237) Madde 36
  • TÜRK CEZA KANUNU (5237) Madde 35
  • CEZA MUHAKEMESİ KANUNU (5271) Madde 236

“İçtihat Metni”

ÖZET: 5237 SAYILI TCK’NIN 35. MADDESİNE GÖRE TEŞEBBÜS HÜKÜMLERİNİN UYGULANABİLMESİ İÇİN İŞLENMESİ KASTEDİLEN NİTELİKLİ CİNSEL İSTİSMAR SUÇUNUN ELVERİŞLİ HAREKETLERLE DOĞRUDAN DOĞRUYA İCRASINA BAŞLANIP DA ELDE OLMAYAN NEDENLERLE TAMAMLANAMA­MASI GEREKMEKTEDİR.

MAĞDURENİN VÜCUDUNA ORGAN VEYA SAİR CİSİM SOKMAYI ENGELLEYEN MAĞDURENİN AŞILABİLİR MUKAVEMETİ DIŞINDA HARİCİ BİR ENGEL BULUNMAMASI HALİNDE SUÇUN İCRA HAREKETLERİNDEN GÖNÜLLÜ VAZGEÇİLDİĞİ KABUL EDİLEREK SABİT VE TAMAM OLAN EYLEMLERİN TCK’NIN 36. MADDESİ KARŞISINDA 5237 SAYILI TCK’NIN 103/1. MADDESİNE UYAN ÇOCUĞUN BASİT CİNSEL İSTİSMARI SUÇUNU OLUŞ­TURACAĞI, ÇOCUĞUN NİTELİKLİ CİNSEL İSTİSMARI SUÇUNA TEŞEBBÜSTEN HÜKÜM KURULAMAYACAĞI GÖZETİLMELİDİR.

(5237 s. TCK m. 35, 36, 103)

(5271 s. CMK m. 236/3)

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüs etmekten sanıklar Erkan ve Murat’ın yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçtan mahkumi­yetlerine dair (Zonguldak Birinci Ağır Ceza Mahkemesi)’nden verilen 17.01.2007 gün ve 2006/189 Esas, 2007/1 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafileri tarafından istenilmiş ol­duğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:

İnceleme tarihi itibarıyla mağdure 18 yaşını ikmal ettiğinden beyanının alınması sırasında CMK’nın 236/3. maddesi uyarınca uzman bir kişinin bu­lundurulmamasının telafisi mümkün olmadığından, tek hekim tarafından dü­zenlenen K… E… Devlet Hastanesi’nin 19.07.2006 tarihli raporunda mağ­durede akut stres bozukluğu saptandığı belirtildiği halde, mağdurenin olay nedeniyle ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan rapor aldırılmadan hüküm kurulması ise aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mah­kemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,

Ancak;

TCK’nın 35. maddesine göre sanıklar hakkında teşebbüs hükümlerinin uygulanabilmesi için işlemeyi kastettikleri nitelikli cinsel istismar suçunu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da ellerinde olmayan nedenlerle tamamlayamamalarının gerektiği, dosya kapsamına ve olay yerinin özelliklerine göre mağdurenin vücuduna organ veya sair cisim sokmayı en­gelleyen mağdurenin aşılabilir mukavemeti dışında harici bir engel bulun­madığından sanıkların suçun icra hareketlerinden gönüllü vazgeçtiğinin kabul edilmesi gerektiği, bu durumda sabit ve tamam olan eylemlerinin TCK’nın 36. maddesi karşısında 5237 sayılı TCK’nın 103/1. maddesine uyan çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturacağı gözetilmeden, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüsten cezalandırılmalarına karar verilmesi,

Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı yönüyle kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bunları da Beğenebilirsiniz

Henüz Yorum Yok

Yorum Yazın